USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%
Serhat Özeren

YAZARLAR

1.03.2023 12:53:00

GELECEĞİN MODELİ KOOPERATİFLER

Yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli depremlerden dolayı milletimizin başı sağ olsun. Ülkemizde oldukça yoğun KOBİ eko sisteminin olmasından dolayı, kooperatifçilik kavramının daha çok konuşulması gerektiğine inanıyorum. Kooperatif davranışlarının, birlikte iş yapma ve karşılıklı yardımlaşma, iş birliği ve birleşke (kooperatif) oluşturma geleneğinin insanlığın geçmişi kadar eski olduğu anlaşılmaktadır. İlkel toplumdan bu yana, insanların tek başlarına yenemedikleri kimi güçlükleri yenmek için iş birliği yapma yoluna gittikleri, böylece ekonomik açıdan yarar sağladıkları bilinmektedir. Gerçekten tüketim alanındaki ilk kooperatifi İngiltere'de Rochdale öncüleri olarak tüm dünyaya ün salan ve Uluslararası Kooperatifler Birliği'nin (ICA) sonradan kooperatifçilik ilkeleri olarak benimsediği temel kuralların uygulamış bulunan 28 dokuma işçisi 1844 yılında kurmuştur. Fransa'da 1831'de ilk kooperatif marangozlarca kurulmuş, bunu 1835 yılında Lyon'da tüketim kooperatifinin kurulması izlemiştir.

SOSYAL ADALET VE EKOLOJİ TEMELLİ YAKLAŞIM

Almanya'da 1847 yılındaki kötü hasat mevsiminde zarar eden küçük çiftçilerin borçlanmaları, sefalet içine düşmeleri üzerine kasaba belediye başkanı olan F.W. Raiffesien'in öncülüğünde ilk kez bir tüketim kooperatifi olarak kurulan, fakat hemen sonra alım, kredi işlevleri de yüklenen bu kooperatifler, sonra da biriktirme ve borçlanma sandıklarını oluşturmuşlardır. Böylece, 1972'de ilk kooperatif bankaları kurulmuştur. Raiffesien ilkeleri diye bilinen kurallar; küçük çiftçilerce yaşama geçirilmiş, başarıyla uygulanmıştır. Bu ülkelerdeki başarılı örnekler kooperatifçiliğin dünyada yaygınlık kazanmasına yol açmıştır. Almanya'da günümüzde yaklaşık 20 milyona yakın üyesi bulunan 7 bin 500'ü aşkın kooperatif var ve sayıları giderek artıyor. Bunun bir nedeni de kooperatiflerin diğer işletme modellerinin aksine yalnızca ekonomik başarıyı hedeflememesi... Özellikle sosyal adalet ve ekoloji temelli yaklaşım, insanların bu dayanışmacı işletmelere katılımında önemli rol oynuyor. Öte yandan bir kooperatifin üyeleri birçok durumda hem bu kuruluşun görevlileri hem de müşterileri konumunda olabiliyorlar. Günümüzde bu model tarım, bankacılık ve ticaret alanlarının dışında enerjide dönüşüm, artan mülteci sayısı ve konut sıkıntısı gibi alanlarda da uygun çözümler sunuyor. Dünya düzeyinde başarılı bir ekonomik model olan kooperatif adı verilen birlikler, 100'ü aşkın ülkede yaklaşık 800 milyon üyeye sahipler ve 100 milyon kişinin istihdamını garantiliyorlar.

TÜRKİYE'DE KOOPERATİFÇİLİK

Çağdaş kooperatifçiliğin ülkemizdeki ilk uygulamasının, 1863 yılında devlet eliyle kurulan 'memleket sandıkları' ile (tarım kredi kooperatifçiliği benzeri bir yapı) başladığı kabul edilmektedir. Ancak, kooperatifçiliğimizde ilk esaslı gelişme Cumhuriyet dönemine rastlamaktadır. Ülkemizde 1960 sonrasının en önemli gelişmelerinden biri şüphesiz, kooperatifçiliğin Anayasa'da yer almasıdır. İlk olarak, o zamanki toplumsal ve ekonomik faktörler nedeniyle, kooperatifçilik tarımsal alanlarda ortaya çıkmış, uzun yıllar tarımsal alanda yoğunlaşmıştır. Daha sonra ekonomik ve sosyal yapıda meydana gelen değişimler ve ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar sebebiyle, başta konut/işyeri inşaatı olmak üzere taşımacılık, tüketim, kredi-kefalet gibi alanlara da yayılmıştır. Ülkemizde özellikle tarım sektörü ve yan sanayii yapılanmalarında kooperatifçilik mantığıyla dünya devlerine karşı ciddi bir rekabet gücü oluşturacağımıza inanıyorum.

Dünya düzeyinde başarılı bir ekonomik model olan kooperatif adı verilen birlikler, 100'ü aşkın ülkede yaklaşık 800 milyon üyeye sahipler ve 100 milyon kişinin istihdamını garantiliyorlar.
DİĞER YAZILARI