Dünyada çevik yapılar, artık dijital dönüşümün de etkisiyle oldukça ilerlemiş durumda. Müşteri deneyimini öne çıkararak, müşterinin değişen ihtiyaçlarına hızlı cevap verebilen ve süreçlerini yapay zeka, robotik süreç otomasyonu, makine öğrenmesi gibi teknolojiler ile destekleyen firmaların sayısı her geçen gün daha da artıyor. Türkiye’de de çevik kavramı uzun süredir kullanılıyor. Ancak şirketler, bu kavramın altını doldurmakta zorlanıyor. Önümüzdeki 5-10 yıl içinde şirketlerimizin bu konuya daha çok yatırım yapacaklarını düşünüyorum. Bunun için kültürel değişimi de her zaman göz önünde bulundurmaları gerekecek.

DİJİTAL DÖNÜŞÜM BELİRLEYİCİ OLACAK

Özellikle Google, Amazon, Samsung gibi teknoloji şirketleri, çevik organizasyonların başında yer alıyor. Çevik organizasyon olmanın önemli bir parçası da finansal olarak güçlü olabilmek. Bu şirketler kendilerinde olmayan kabiliyetleri de geliştirmek yerine satın alma yoluyla daha hızlı bir şekilde pazarda varlıklarını sürdürmeye ve geliştirmeye devam ediyor. Dijital dönüşüm, çevik veya çevik olmak isteyen şirketlerin kaderini belirleyecek. Bu konuda hızlı adım atan ve müşteri ihtiyaçlarını iyi anlayıp, müşteri deneyimini artırma yolunda çevikleşen şirketler rekabette açık ara öne çıkacak.