Türkiye’de 1994 yılında bu yana, bugün 300’e yakın çalışanı ve yurt geneline yayılmış 14 ofisiyle bir teknoloji entegratörü olarak hizmet veren Sensormatic, 2011 yılında gerçekleşen birleşme sonrası bir Securitas Grup şirketi olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Global projeler üreten Sensormatic’in CEO’su İsmail Uzelli, “Projeleri maksimum verimlilikte hayata geçirmek için oluşturduğumuz güçlü bir operasyonumuz var. Sektöre özel satış ekiplerimiz, ilgili sektörde uzmanlaştıkları için ihtiyaçları doğru şekilde görüp en uygun çözümleri sunma yeteneğine sahipler. Risk analizi ve ihtiyaç tespiti sonrası, teknoloji yöneticilerimizle birlikte çalışan proje tasarım ekiplerimiz doğru ürünleri, doğru yerlerde konumlandırarak hem maliyet avantajını garanti ediyor hem de entegre çalışan sistemler kurgulayarak müşterimiz için verimli ve sürdürülebilir bir sistem tasarlıyor. Yaklaşık 150 kişiden oluşan ve yüzde 50’si mühendis olan teknik ekibimiz, teknoloji alanında her yıl ortalama 40 saat eğitim alarak kendisini geliştiriyor. Sahip oldukları yetkinlik sayesinde, montaj ve devreye alma, kullanıcı eğitimleri ve satış sonrası hizmette yüzde 98 müşteri memnuniyetine sahipler. Teknoloji, insan ve bilginin bir arada kullanıldığı güçlü operasyonumuz sayesinde geçtiğimiz 25 yılda çok sayıda prestijli projeye imza attık” diye anlatıyor.

FİNANSTAN LOJİSTİĞE HİZMET SUNUYOR

Güvenlik ve İş Zekası olarak iki ana kategoride çözümler sunan şirket, güvenlik teknolojileri kategorisinde video izleme, geçiş kontrol, yangın algılama, seslendirme-anons, hırsız ihbar ve elektronik ürün takip çözümleri yer alıyor. İş zekası kategorisinde ise RFID envanter yönetimi, gerçek zamanlı lokasyon belirleme, mağaza içi analiz, kişi sayma sistemleri ve elektronik fiyat etiketi çözümleri bulunuyor.

Sensormatic’in hizmet sunduğu sektörler arasında perakende, havacılık, kamu ve adalet alanları, bankacılık ve finans, ticari ve endüstriyel tesisler, enerji, sağlık, eğitim, lojistik, spor, turizm ve otelcilik yer alıyor. Buna göre Sensormatic; Türkiye’nin en büyük 10 bankasının 8’ine, Atatürk, Sabiha Gökçen ve Adnan Menderes dahil olmak üzere yurt içi ve yurt dışında 35 farklı havalimanı, 70’e yakın cezaevi ve en büyük 100 perakendecinin 60’ına hizmet veriyor.

“VERİ DEPOLAMA ALANINDA TÜRKİYE ÖNEMLİ BİR PAZAR”

Hem büyük kurumların hem de kamu kuruluşlarının veri depolamaya verdiği değerin her geçen gün arttığına dikkat çeken İsmail Uzelli; veri depolama alanında, dünyanın en büyük donanım ve yazılım üreticileri ile hizmet sağlayıcıları için Türkiye’nin önemli bir pazar olduğunun altını da çiziyor. Uzelli, “Kurumlarda teknoloji kullanımının ve tüm iş süreçlerinde verinin daha önemli bir pay sahibi olmasının etkisiyle şirketler, veri depolamaya daha fazla yatırım yapıyor. Verilerin güvenliği ve erişilebilir olması, her boyutta ve sektörde şirket için öncelikli hale gelmiş durumda. Veri depolama, önceki yıllarda sadece donanımsal yedekleme olarak algılanırken artık gelişen teknolojiler ve çağın getirmiş olduğu yeniliklerle birlikte bulut çözümlere yönlenmeye başladı” diyor.

30 BİNİ AŞAN SİSTEMLE VERİ ÜRETİYOR VE DEPOLUYOR

Çözümlerinin hemen hepsinin veri üreten sistemlerden oluştuğunu belirten Uzelli, dünyada veri depolamada enerji tüketimi, güvenlik ve hızla birlikte erişilebilirlik önümüzdeki dönemin de öne çıkan trendleri olacağına dikkat çekiyor. Sensormatic ise tüm ürün ve teknolojilerinde, uzaktan erişim ve yönetim konularını önemsiyor.

Uzelli, “30 binin üzerinde sistemde yer alan her bir kamera, duman detektörü, alarm anteni, kişi sayma sensörü ve benzeri donanımlar, sürekli algılıyor ve veri üretiyor. Mesela güvenlik sistemlerinde kameralarla toplanan veri, önemli bir yer tutuyor. Günümüzde de yüksek görüntü kalitesi sunan güvenlik kameraları öne çıkıyor. İnsan popülasyonunun çok olduğu mekanlarda, 4K çözünürlüklü kameralarımızı kuruyoruz. Her detayı takip etmek ve ihtiyaç halinde geçmişe dönerek taramak isteyenler için önemli bir yatırım bu. Yüksek miktarda verinin ise yüksek depolama ihtiyacı kaçınılmaz. Diğer yandan veri artık o kadar kıymetli oldu ki, veri merkezleri bir bankanın kasa odası gibi korunmaya başladı. Biz de çözümlerimizle veri merkezlerinin ihtiyacı olan güvenlik hizmetini sağlıyoruz. Dıştan içe katmanlı güvenlik seviyeleri oluşturup, tüm sistemleri yedekli olacak şekilde kurgulayıp, hiçbir kesintiye fırsat vermiyoruz. 7/24/365 kesintisiz çalışan bir veri merkezini ancak 7/24/365 çalışan bir güvenlik çözümü ile koruyabilirsiniz” diye anlatıyor.

“VERİNİN YEDEKLENMESİ VE GÜVENLİĞİ ÇOK ÖNEMLİ”

İsmail Uzelli şahsi yaşamında veri depolamak için Sensormatic’in de kullandığı onedrive ve icloud yedekleme çözümlerini kullanıyor. Uzelli, “Başta da bahsettiğim gibi veri değerli ve yedeklemesi de güvenliği de çok önemli. Çalışanlarımızın katma değer sağlayarak oluşturdukları veriler, bizim için çok kıymetli. Bu nedenle şirketimizde de yedeklemeye ayrıca önem veriyoruz. Merkez ofisimizde kullandığımız depolama çözümünde son teknoloji olan HYPER-CONVERGED kullanıyoruz. Bu teknoloji, verilere daha hızlı ulaşmamızı ve minimum kapasite ile maximum fayda elde etmemizi sağlıyor. Yedekler günlük, haftalık, aylık ve yıllık olarak depolanıyor. Kaybolan bir veriyi bulup yedekten dönmek sadece birkaç dakikamızı alıyor. Bulut çözümü olarak Office365 kullanıyoruz, onedrive uygulaması ile masaüstü verilerimizi çok kolay bir şekilde eşitleyerek her yerde erişme olanağı sağlayabiliyoruz. Bu yedeklemeyle birlikte bilgisayarımız arızalansa bile veri kaybı neredeyse sıfır seviyelerine iniyor. Teknoloji her gün gelişiyor biz de onu her alanda takip etmeye devam ediyoruz.

“LİDERİN BAŞARISI, EKİP RUHU İLE BAĞLANTILI”

Sensormatic’te yarısı mühendislerden oluşan 300’e yakın profesyonelden oluşan bir ekibin yer aldığını söyleyen İsmail Uzelli, “En yeni teknolojileri takip eden onlarca teknoloji yöneticisi, sektörlere göre ayrılmış yaklaşık 40 kişilik bir satış ekibi ve alanında uzman destek ekiplerinden oluşan çok değerli ve yetkin bir insan kaynağına sahibiz. 25 yılda yakalanan uyumla ortalama 7 yıl çalışma süresi ile derin bir bilgi birikimini bünyemizde taşıyoruz” diyor.

Bir liderin sadece kendi sahip olduğu değerlerle başarılı olamayacağını ifade eden İsmail Uzelli, önemli olanın ise ekibinin sahip olduğu ve yaşattığı değerler olduğuna dikkat çekiyor. Uzelli, ekip olarak öncü ruhla sektöre yön vermek, uzman olarak en iyi hizmeti vermek, insan odaklı hareket etmek, güvenilir olmak ve sorumluluk sahibi olmak gerektiğine inandıklarını ifade ediyor.