Bahar Akgün / [email protected]

Türkiye’de gastronomi alanına büyük bir yenilik getiren Türk Lezzet Müzesi, 42 Maslak’ta 81 ilin öne çıkan binlerce çeşit yerel yiyecek ve içecek alternatifini geçmişin en özel tarifleriyle harmanlayarak yeni kuşaklara aktarıyor. 2018 başında açılan Türk Lezzet Müzesi, Türkiye’nin en meşhur etli ekmekçisinden şekerlemecisine, baklavacısından cağ kebapçısına kadar farklı lezzet duraklarıyla, Türk mutfağının en özgün spesiyallerinin farklı mekanlarda tadılabileceği 6 bin 600 metrekarelik bir alanda, 10-200 metrekare arası 22 lokantaya ve en kaliteli yerel ürünleri satan dükkana ev sahipliği yapıyor. Türk Lezzet Müzesi’ne mayıs ayında 9 yeni lezzet durağı daha eklenecek.

TÜRK MUTFAĞINI EN İYİ YANSITAN YEREL TATLARA ODAKLANILDI

42 Maslak’ta hedef kitlenin 24 saatini geçirebileceği bir yaşam alanı tasarladıklarını söyleyen Bay İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Erol Özmandıracı, “42 Maslak, 250 bin metrekarelik alanda 42 katlı 2 kulede rezidanslar, penthouse’lar, ofis alanları, yeme içme alanları ve alışveriş alanları ile günde 20 bin kişinin dahil olduğu büyük bir dünya oluşturuyor. Bu dünya sıra dışı, sanatla iç içe, dinamik ve ilham verici… 

Gastronomi, eğlence, sanat ve alışverişte de Maslak’a ve İstanbul’a farklı bir soluk getirecek yenilikçi projeler üretmeye karar verdik. Türk Lezzet Müzesi, 42 Maslak’ın sanat, eğlence, gastronomi ve alışverişin DNA’sını değiştiren vizyoner konsept anlayışı ile birlikte dünyanın en eşsiz bölgesi olan Anadolu’nun yemeklerine ve Türk mutfağına olan tutkusunu yansıtıyor” diyor. Sadece Türkiye’de değil, dünyada da bir ilk olan Türk Lezzet Müzesi fikrinin 2015 yılında Solid Consulting'in sahibi ve konsept danışmanı şef Tolga Atalay’ın katkılarıyla oluşmaya başladığına dikkat çeken Özmandıracı, bu süreci şöyle özetliyor: “Türk yemeklerine olan hayranlığım ve mutfağımızın hak ettiği itibarı elde etmediğini tartışırken bu fikir ortaya çıktı. Önce 42 Maslak’ta fast food markaları olmasın diyerek çalışmalara başladık. Zincirleşmemiş yöresel lezzet markalarına odaklandık. Bu yaklaşımla birlikte gastronomi ana konseptimiz oldu. Maslak; çalışanlar ve bölgede yaşayanlarla 80 bin kişinin konumlandığı bir merkez. Bu hedef kitleye kaliteli, ulaşılabilir, memleketimize has tatlar sunmak istedik. Dünyanın pek çok ülkesini görmüş, üç ayrı ülkede uzun yıllar yaşamış biri olarak Türk mutfağının çok üst düzey ama itibarı çok zayıf bir mutfak olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle Türk mutfağını en iyi yansıtan yerel tatları bir arada sunmak istedik.”

Haberin devamı Platin'de...