İçindeki ürünün koruyucusu olan ambalaj, ürünü çarpma, ıslanma, zedelenme gibi fiziksel etkilerden koruyarak tüketiciye en ekonomik yolla ulaşmasını sağlıyor. Depolama kolaylığı yaratan ambalaj aynı zamanda taşıdığı bilgilerle tüketiciye seçim ve kullanım kolaylığı sunuyor. 

Pazarlama dünyasında fark yaratmanın önemli etkenlerinden biri olan ambalaj tasarımı ise günümüzde en etkin ve ekonomik pazarlama araçlarından biri olarak kullanılıyor. Satın alma kararında reklam ve iletişim çalışmalarının çok önemli bir etkisi olsa da tüketicinin yüksek oranda rafa geldiğinde kararını verdiğini vurgulayan B12 Creative Branding Ajansı Kurucusu ve Kreatif Direktörü Bürkan Çiftçigüzeli, “Bu karar süresinin araştırmalarda ortalama 3 saniye olduğunu görüyoruz. Bu kadar kısa sürede ambalaj en etkili faktör oluyor. Ambalajın da etkisiyle insanlar markalarla duygusal bağ kuruyor, satın aldığı ürünün ambalajını açarken kendisini özel hissetmek istiyor” diye konuştu.

“Sadece ambalaj değişimi ile satışını yüzde 30’dan yüzde 100’e kadar artıran markalar var”

Tüketiciler rafa gittiğinde karşılarına onlarca çeşit ürün, kampanya ve marka çıkıyor. Bu karışıklığı azaltmak ve öne çıkabilmek için marka olarak bir duruşunuzun olması gerektiğini dile getiren Bürkan Çiftçigüzeli, “Bugün ülkemizde katma değerli ürünlerden bahsediliyor. Ürünlerin kalite algısını değiştirmek için tüm iletişim kanallarını düşündüğünüzde en az maliyetle, en yüksek değeri yansıtabileceğiniz yer ise ambalaj tasarımı. Artık herhangi bir ürünü iyi üretebilmek yetmiyor. Bunu nasıl bir marka vaadi ve nasıl bir tasarım ile sunduğunuz tüketici tarafından çok daha fazla önemseniyor. Yalnızca ambalaj değişimi ile satışlarını yüzde 30’lardan yüzde 100’lere kadar artıran marka örnekleri bulunuyor” dedi.

Pandemi döneminde ambalajlı gıdanın önemi arttı

Pandemi süreci ile tüketicilerin satın alma kriterlerinde bazı değişiklikler olduğunu açıklayan B12 Creative Branding Ajansı Kurucusu ve Kreatif Direktörü Bürkan Çiftçigüzeli, “Bu dönemde sağlığın her şeyden önemli olduğunu bir kez daha gördük. İnsanlar artık daha hijyenik ve güvenilir olduğunu düşündükleri için ambalajlı ürünleri daha fazla tercih etmeye başladı. Bununla birlikte karantina dönemlerinde hane halkının ardından aile büyüklerinin ve 65 yaş üstü yaş grubunun evde kalmasının etkisiyle toplu alışverişler arttı. Şu an ise dışarıda kalınan süreyi kısaltmak için daha büyük gramajlı ürünlere eğilim artıyor. Örneğin artık 250 gramlık peynir yerine 750 gramlık peynir satın alınarak alışverişe tekrar gitme süresi uzatılıyor. Üç günde bir markete gitmek yerine iki haftada bir gitmek daha tercih edilir oluyor. İlk dönemlerde temel gıda maddelerine olan talep, ikinci aşamada evde tüketilen atıştırmalıklar ile başka bir boyuta geçti. Tüketici artık ev içi tüketim ile daha yüksek adetlerde satın alım yapmaya başladı. Dolayısıyla ambalajların dayanıklılığı ve saklama ömrü de önemli konulardan birisi haline geldi” dedi.

Sürdürülebilir ambalajlı ürünler karbon ayak izini azaltıyor

Çevre dostu ambalajlı ürünlerin hem tüketiciler hem de üreticiler için artık tercih sebebi olduğunu belirtenÇiftçigüzeli, “Pandemi döneminde maalesef ki atıklarıyla doğaya en çok zarar verenin insanlar olduğunu bir kez daha anlamış olduk. Markalar yakın zamanda “ürünlerimizin ambalajlarını atık değil, değerli birer kaynak olarak görüyoruz” bilinciyle ambalaj tasarımında doğayı kirletmeyen, sürdürülebilir materyallere ağırlık vermeye başladı.Dünyada tercih edilen sürdürülebilir ambalajlama yöntemi, ambalajların zararlı kimyasalları doğaya bırakmasını engelliyor ve karbon ayak izini azaltıyor. Bu sayede döngüsel ekonomiye ve yenilenebilir enerjiye katkı sağlanıyor” açıklamasında bulundu.