Mustafa Gündoğdu / [email protected]

Markalaşma anlamında gücünü artırma amacından yola çıkarak, Türk kuruyemiş sektöründe Turquality sertifikasına sahip ‘ilk ambalajlı kuruyemiş markası’ olan Peyman, gurme, kaliteli, taze, hijyenik ürünlerini, kendi markalarıyla yaklaşık 50’den fazla ülkedeki tüketicilerin beğenisine sunuyor. Eskişehir’deki 50 bin metrekarelik alana sahip fabrikalarının, ulusal ve uluslararası arenada birçok ilki gerçekleştirecek kapasiteye, altyapıya ve teknolojik donanıma sahip olduğunu aktaran Peyman CEO’su Kaan Baral, aldıkları Covid-19 Güvenli Üretim Belgesi’yle de güvenilir ve hijyenik üretimdeki misyonlarını güçlendirdiklerini dile getiriyor. 

• Bahçeden markanızı nasıl konumlandırıyorsunuz? Yenilikler, değişim ve inovasyon anlamında tüketicilere neler sunuyorsunuz?

Tüketiciler, kuruyemişi çiğ ya da kavrulmuş olarak ayırmıyor, günün farklı zamanlarında değişen ihtiyaçlarına göre kuruyemiş tüketmeyi seviyor. Biz de bu ayrımı ortadan kaldırmak için büyük bir adım attık ve yeni Bahçeden Ailesi’ni yarattık. 

Peyman’ın tüm ürünlerinin hammaddesinin ve kalitesinin aynı ‘Bahçeden’ geldiğini vurgulamak ve kuru meyve sektörünün lideri Bahçeden markamızın gücünü daha da artırmak amacıyla çiğ, kavrulmuş kuruyemişlerimiz ve kuru meyve ürünlerimizi tek çatı altında topladık. Yeni inovatif ‘Ortaya Karışık Gurme ve Asorti’ gibi ürünlerimizle Bahçeden ailesini zenginleştirdik ve bir mega brand olarak konumlandırdık. Bu büyük değişimin temelindeki bir diğer önemli unsur ise Peyman’ın sağlık okuryazarlığı konusunu sahiplenmesidir. İnovasyon odaklı yatırımlarımızla toplumumuzda sağlık okuryazarlığı bilincinin artması için Bahçeden ailesinin ambalajlarını da yeniledik ve tüketicilerin kolayca okuyabilmesi için ürünlerin sağlığa faydalı bilgilerini ambalaj üzerine taşıdık. 

• Glüten free üretim pazarındaki yeriniz nedir? Bu alandaki yatırım ve hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?

Peyman olarak, gurme uzmanlığıyla ürettiğimiz ürünleri tüketicilerimize en sağlıklı şekilde sunma misyonumuz var. Bu misyondan yola çıkarak yaptığımız yatırımlardan biri de glütensiz üretime yönelik oldu. Eskişehir’de uluslararası standartlardaki fabrikamızda glütensiz üretim için büyük bir yatırım yaptık, ayrıca glüten free sertifikası alarak bir ilke daha imza attık. Global arenada da glütensiz ürün ihtiyacına ve talebine yanıt vererek konumumuzu güçlendirmeyi hedefliyoruz. 

• Sağlık okuryazarlığı konusundaki görüşlerinizi ve marka olarak katkılarınızı anlatır mısınız?

Yapılan araştırmalara göre, ülkemizde yaklaşık 10 kişiden 7’sinin sağlık okuryazarlığı düzeyi düşük. Bu konuda Peyman olarak ayrı bir hassasiyetimiz var. Sağlık okuryazarlığı açısından ambalaj çok önemli bir kriter. Ambalajların, içerisindeki ürünlerin bir anlamda kimlik kartı olduğunu söylüyoruz. Peyman olarak, tüketicimizin güvenerek tüketmesini ve sağlığa faydalarını ambalaj üzerinde görmesini amaçladık. Bu noktadan yola çıkarak, beslenme uzmanlarıyla iş birliği yaptık ve ürünlerimizin içeriklerini belirledik. Yeni nesil Bahçeden ambalajlarımızın üzerine ürün özelliklerini dikkat çekici ve daha görünür olacak şekilde yerleştirdik. 

• Pandeminin tüketici taleplerine etkileri neler oldu? 

Pandemi sürecinin toplumumuzda hijyen ve sağlıklı ürün tüketme bilincinin artması adına kazanımları da oldu. Bu farkındalıkla, sağlıklı ortamda üretilmiş, ambalajlı, güvenilir ve markalı ürüne olan yönelim de arttı. Peyman olarak, arkasında marka güvenilirliği olmayan, açıkta satılan kuruyemişleri tüketmemeleri konusunda tüketicilerimizi bilgilendirme çalışmaları yürütüyorduk. Sağlığımızı olumsuz etkileyebilecek, hijyenik olmayan açık kuruyemiş satışının bu dönemde azaldığını gördük.

• Pandemi dönemini Peyman olarak üretim ve istihdam anlamında nasıl geçiriyorsunuz? 

Pandemi kuruyemiş sektöründe de büyük değişimlere yol açtı. Bu dönemde birçok şirket ‘bekle-gör’ stratejisi izlerken Peyman olarak, bu zorlu süreci en iyi yöneten şirketlerden biri olduk. Üretim, tedarik ve lojistik alanlarındaki dijital yatırımlarımızı hızla devreye aldık. Karar verme ve aksiyona geçme çevikliğimiz, bize pazarda güç kattı ve ürünlerimize olan talebi artırdı. Bu zorlu sürece rağmen inovasyon çalışmalarımıza ara vermedik ve uzun zamandır planladığımız glütensiz üretim alanımızı faaliyete geçirdik. Türk tüketicisinin en sevdiği atıştırmalık olan çekirdekte inovasyona imza attık ve Çitliyo Kara Şimşek’i deniz tuzuyla çifte kavurduk, glütensiz olarak, zipperlı özel ambalajında tüketiciye sunduk. Bahçeden Mega Brand’i yeni inovatif çeşitleriyle tüketicilerimizle tanıştırdık. Pandemi, yenilikçi ruhumuzla daha iyiyi üretmemize, daha büyük pazarlara açılmamıza engel olamadı. 

Bu dönemde kuruyemişte de önemli oranda talep artışı yaşandı. Peyman olarak, artan talebi karşılamak ve kamunun istihdamı korumaya yönelik aldığı tedbirlere destek olmak amacıyla yüzde 10 istihdam artışına gittik. 

• Peyman’ın ihracat rakamları, yeni pazarları ve hedefleri hakkında  bilgi alabilir miyiz?

Pandemi sürecinde birçok ülkede üretim yapmak ve ihraç etmek global sağlık ve kalite kuralları açısından zorlaştı. Peyman olarak, yüksek depolama kapasitemiz ve hızlı hareket etme yeteneğimizle bu zorlukların da üstesinden geldik. Türkiye’nin katma değerli ve kaliteli üretim gücünü temsil eden şirketimiz açısından ihracatta hareketlilik devam etti. 

Rusya, Tayvan, Almanya ve Latin Amerika gibi çeşitli ülkelerden aldığımız talepler yeni kazanımlarımız oldu. Bugün çok geniş bir coğrafyada 50’den fazla ülkede, tüketicilere ulaşıyoruz. 

• 2021 ve sonrası için öncelikli hedefleriniz neler olacak? 

2021 ve sonrasına ilişkin stratejilerimiz çerçevesinde; mevcut pazarlardaki konumumuzu güçlendirmeyi, açılacağımız yeni pazarlar ve dağıtım kanalları ile globaldeki ağırlığımızı artırmayı hedefledik. İnovasyon ve Ar-Ge’ye yatırımımız 2021 yılında artarak devam edecek. Tüketicimizin bizden beklediği yenilikleri ve inovatif ürünlerimizi onlarla buluşturmayı aralıksız sürdüreceğiz.