Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 ile mücadelede ülke performanslarına baktığımızda teknolojiyi iyi kullanan ülkelerin daha başarılı olduğunu söyleyerek söze başlayabiliriz. Bu süreçte, hem ülkemizde hem de dünyada teknolojiye dolayısıyla yazılım ve donanım sektörüne yatırım ve teşviklerin daha da artırılması gerçeği ile de yüzleşmiş olduk. Dünyada tüm sektörlerin zorunlu olarak evden çalışma modeline geçmesi, eğitimin online ortama taşınması, insanların rutinlerini zorunlu olarak evden sürdürmesi gibi birçok durum teknolojik değişimi de tetikledi. Yani her zamanki gibi bu kriz de kendi fırsatlarını doğurdu. 

YAZILIM VE DONANIMA YÖNELİK YATIRIM VE TEŞVİKLER ARTIRILMALI

‘Yeni normal’ olarak adlandırılan bu yeni düzende, edindiğimiz tecrübeler ışığında, yazılım ve donanım sektörünün bundan sonraki tüm süreçlere daha çok dahil edilmesi, bu sektörlere yönelik yatırım ve teşviklerin artırılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü pandemi krizinde, dijital altyapının çok büyük öneme sahip olduğuna hep birlikte şahit olduk. Türkiye, sahip olduğu yüksek eğitim düzeyi ve son dönemde artan teknoloji yatırımları ile Covid-19 sürecinde diğer örnek ülkeler gibi yeni nesil teknolojiler üzerinde önemli çalışmalar gerçekleştirdi. 

ÖNEMLİ UYGULAMALARA İMZA ATILDI

Kullanıcılar arasındaki etkileşimleri izlemeye ve kaydetmeye yarayan ve bir kullanıcının virüse maruz kaldığının bildirilmesi durumunda, bu kullanıcı ile iletişim kuran tüm diğer kullanıcılara bildirim gönderen ‘Korona Takip Programı’, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu iş birliğiyle evde izole edilmesi gereken hastaların dijital yöntemle takip edilmesini sağlayan ‘Hayat Eve Sığar’ uygulaması, Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan makine öğrenme algoritması ile çalışan ‘Online Korona Önlem’ sitesi ve öğrencilerin dijital kanallar aracılığıyla eğitimlerine devam etmelerini sağlayan ‘Eğitim Bilişim Ağı’ (EBA), Türkiye’de Covid-19 ile mücadele kapsamında yürütülen çalışmalara verilebilecek çok kıymetli örnekler arasında yer alıyor.

Dijital altyapı ve mühendislik kabiliyetleri, olan ve olması muhtemel krizlerin en az hasarla, belki de hasarsız atlatılmasına önemli katkılar sağlayacak. Dolayısıyla akıllı uygulamaların yalnızca kriz dönemlerinde değil, bu süreçten sonra da üstün faydalarının olacağı gözden kaçırılmamalı… Covid-19 salgını, operasyonların uzaktan yönetimine olanak veren akıllı üretim uygulamalarının faydalarını bir kez daha gözler önüne serdi. Bu krizde IoT’nin, sağlık sistemlerinin modernizasyonu, kriz yönetimi, kamu sağlığı ve güvenliği, tedarik zinciri ve üretim konularında önemli bir role sahip olduğunu hep birlikte gördük, tecrübe ettik.  

ŞİRKETLER, DERSLERİNE DAHA ÇOK ÇALIŞACAK

Bir önceki yazımda da ifade ettiğim gibi, yaşananlardan ders çıkaran vizyon sahibi şirketler, bundan sonrası için derslerine bu yönde daha çok çalışacaklar. Bu süreç tamamlandığında birçok şirket dijitalleşme modelleri üzerine strateji geliştirmeye odaklanacak, yazılım ve donanım alanında yatırım yapacak. Çünkü şirketler bu ve benzeri durumların ileride de her an karşılarına çıkabileceğini tecrübe etti. Bu süreçte önemli bir ivme kazanan dijital dönüşüm kapsamında yazılım ve donanım alanında yapılacak yatırımlar, Türkiye’yi hak ettiği yere taşıyacak.